Akar, yaptığı yazılı açıklamada Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve AK Parti hükümetini sert bir dille eleştirdi.

 CHP Milletvekili Haydar Akar açıklamasında, ”Ülkemiz maalesef tarihi bir süreç yaşamaktadır. 15 Temmuz sonrasında FETÖ ile ilgili alınan kararlar sonrasın da işçi, memur, emekli, gazeteci ve sade vatandaşlarımız bedel öderken maalesef bu örgütün en büyük destekçisi olan siyasi ayağı AK Parti’den hiç kimseye bir şey olmamaktadır.  Dün ona methiyeler düzen,  gurur duyan, ne istedik de vermedik diyenler bugün kalkıp bizi bırakın, biz mücadele ediyoruz diyerek muhalefete çamur atma hadsizliğinde bulunmaktadır.

 “UTANMANIZ DA YOK”

. Millete doğruları söylemekten korkan ve yüzü kızarmayan Bakan kalkıp şu sözleri sarf edebiliyor. ‘’ Türkiye de FETÖ yapısının tehlikesini ilk fark edenin Recep Tayyip Erdoğan olduğunu, bu konuda ayıklama yapan partinin AK Parti olduğunu 2011 seçimlerinde bu konunun çok ciddiye alınarak milletvekillerinin partiye sızmalarının önüne geçildiğini, muhalefet partilerinin FETÖ ile muhatap olduğunu’ söyleme cesaretini gösterebilmektedir.

 “İNSAN MECLİS TUTANAKLARINA BAKAR”

Kendisine bu akıl ve mantıktan yoksun sözlerini iade ederken şunları da söylemek ve hatırlatmak isterim. Geçmiş de Fethullah Gülen’e Hoca efendimiz, bilge insan diyen ancak şu an utanmadan bu sözlerini unutan Bozdağ; Sen Kocaeli’ye gelme yüzsüzlüğünü hadi gösterdin. Bari kalkıp bu yüce milletten özür dileyebilseydin. Öncelikle bu örgütün bir tehlike olduğunu ilk fark eden Recep Tayyip Erdoğan derken insan Meclis tutanaklarına bakar. CHP bu örgütün militan yerleştirerek devlet de kadrolaştığını söyleyip 9 Mart 2005 de araştırma önergesi verdiğin de sizin havuz gazetelerinizin manşeti ‘’CHP’den Gülen’i bitirin önergesi’ olmuş ve Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun da imzası olduğunu manşet manşet vermiştir.

“17 25 ARALIK SİZİN İÇİN MİLAT”

Bir diğer sözü olan 2011 de ayıkladık Milletvekili listesine almadık. Komik olmaktan çok acınacak durumdasınız Bozdağ.Milletvekilleriniz;  İdris Naim Şahin, Erdal Kalkan, Hasan Hami Yıldırım, Haluk Özdalga, İdris Bal, Hakan Şükür, Muhammed Çetin, Ahmet Öksüzkaya 17/25 Aralık sonrası yolsuzluk ve rüşveti gerekçe göstererek istifa etmedi mi?  17/25 Aralık milat değil, bir ülkenin hükümeti kanalı ile soyulduğunun ispatıdır.