Fizik Tedavi Uzmanı Uzm. Dr. Muharrem Mert, çağımızın hastalığı olarak da ifade edilebilecek boyun düzleşmesinin omurların anatomik dizilim bozukluğu olduğunu söyledi. BURSA (İGFA) - Boyun düzleşmesinin yüksek yastıkta yatmak, öne eğ...
Fizik Tedavi Uzmanı Uzm. Dr. Muharrem Mert, çağımızın hastalığı olarak da ifade edilebilecek boyun düzleşmesinin omurların anatomik dizilim bozukluğu olduğunu söyledi.
BURSA (İGFA) - Boyun düzleşmesinin yüksek yastıkta yatmak, öne eğik postürde uzun süre çalışmak, cep telefonu ve bilgisayar ya da tablet ile uzun süre ilgilenmek gibi sebeplerden ortaya çıkabildiğini dile getiren Hayat Hastanesi Fizik Tedavi Uzmanı Uzm. Dr. Muharrem Mert, “Boyun düzleşmesinin teşhisi için hastanın klinik öyküsü alınıp fizik muayenesi yapıldıktan sonra düz röntgen grafisi çekilmesi gereklidir. Röntgende büyük olasılıkla tanı konulabilmektedir. Boyun düzleşmesi için MR tetkiki hastanın klinik bulgularına göre eşlik eden boyun fıtığı ya da diğer sorunların tespit edilmesi amacıyla istenebilir. Boyun düzleşmesi ve boyun fıtığı sıklıkla birbirine eşlik eden klinik bulgulardır ve bir hastada boyun fıtığı varsa boyun düzleşmesi yok anlamına gelmez” dedi.
Anatomik pozisyona göre bir sapma olan boyun düzleşmesi nedeniyle kasların daha fazla gerildikleri için özellikle boyun arkası bölgede sırt bölgesinin üst kısımlarında ağrıya sebebiyet verdiğini ifade eden Uzm. Dr. Mert, “Bu ağrılar bazen de enseden gelen gerilim tipi baş ağrısına neden olur. Bu ağrılar boyun düzleşmesinin kısa vadedeki olumsuz etkileridir. Postür düzeltilmez ve baş boyun pozisyonu günlük hayatta kötü bir şekilde kalmaya devam ederse orta ve uzun vadede boyun fıtıkları ve buna bağlı olarak kollarda uyuşma karıncalaşma ve güç kaybına varan durumlar görülebilir” diye konuştu.
Mert, açıklamasında, boyun düzleşmesinin ana tedavisi için kişinin kendi kendisine düzgün postürde kalması gerektiğini telkin ederek hatırlatması gerektiğini vurgulayarak, boyun düzleşmesinin tedavisi ile ilgili bilgiler de verdi. Tamamlayıcı tedaviler de özellikle uzun süreli ağrı yaşayan hasta gruplarında etkili ve güzel sonuçlar alınan tedavi seçenekleri olduğunu kaydeden Uzm. Dr. Mert, tamamlayıcı tedaviler olarak ise hastalarımıza kuru iğneleme, hacamat tedavisi, ozon terapisi veya manuel terapi gibi tedaviler önerdi.