Kocaeli Barosu Başkanı Av. Sertif Gökçe, önceki gün HSK tarafından yayınlanan Adli ve İdari Yargı 2018 Yılı Atama Kararnamesini eleştirdi. Gökçe, atamalarla birlikte dava sürelerinin daha da uzayacağının altını çizerek, “Ülkemizde bir adalet kurumu olan HSK’nın daha adaletli olması gerekir” dedi.

Hakimler Savcılar Kurulu (HSK) tarafından önceki gün yayımlanan son kararname ile ilimize 49 hakim ve savcının atandığı, kentten ise 61 hakim ve savcının farklı kentlere görevlendirildiği açıklandı. Bu sayı Türkiye genelinde ise 3 bin 220 hakim ve savcı olarak kayıtlara geçti. Kocaeli Barosu Başkanı Av. Sertif Gökçe, bugün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla yaşanan süreci sert bir dille eleştirdi.

“DAVA SÜRELERİ ÇOK UZAYACAK”

Kocaeli Barosu Başkanı Av. Sertif Gökçe, HSK’nın yapmış olduğu atamalarla ülke ve kent genelinde birçok sıkıntının yaşanacağının altını çizdi. Dava süreçlerinin zaten oldukça uzun bir zaman aldığını ifade eden Gökçe, yer değiştirmeler yüzünden yargıçların adaptasyon ve yeni yere ulaşımı hesaba katarak, davaların en az altı ay uzayacağını belirtti. Yargıçların sürekli olarak yer değiştirmesinin adil adaletle bağdaşmadığını da açıklayan Gökçe, “Ülkemizde bir adalet kurumu olan HSK’nın daha adaletli olması gerekir” diyerek eleştirilerini sürdürdü.

Kocaeli Barosu Başkanı Av. Sertif Gökçe’nin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalarda şu ifadeler yer aldı;

“Dün yayınlanan yaz kararnamesi ile, adli yargıda üç binden fazla savcı ve yargıcın mahkemesi ve yeri değişti. Ülkedeki yargıç ve savcıların yaklaşık beşte birinin yerinin değiştirilmesi, devam eden davaların yani hak aramanın en azından altı ay daha uzaması demektir. Zaten makul sürede bitmeyen davalar, bu yer değiştirmeler yüzünden, yargıçların yeni yerlerine ulaşmaları, adaptasyon sorunu ve dosyalara hakim olma sürecinden dolayı daha da uzayacaktır.

Yüksek yargı harçları ve uzun süren davalar sebebiyle adalete ulaşmanın zaten çok zor olduğu ülkemizde, yargıçların sürekli yer değiştirmeleri de bu durumu olumsuz etkileyerek, adeta adil yargılama hakkını ortadan kaldırmaktadır. HSK'nın elindeki bu gücünü sık sık kullanması, sürekli hakim ve savcıların yerlerini değiştirmesi yargıç bağımsızlığını, teminatını ve güvencesini de zedelemektedir.

HSK bu yetkisini objektif kriterlere, liyakat, ehliyet, görev süresi, hakim ve savcıların mesleki ve ailevi istekleri doğrultusunda kullanmalıdır. Aksi taktirde; bu yer değiştirmeler birer cezaya dönüşür ki, burada da yine en çok adalet mekanizması ve yine vatandaş zarar görür. Adalete olan inancın ve güvenin çok düşük olduğu ülkemizde bir adalet kurumu olan HSK’nın daha ADALETLİ olması gerekir.”