BU SORULARA YANIT BEKLENİYOR
"Hünkar Çayırı'nın mülkiyeti Devlet Malzeme Ofisi'ne ne zaman geçmiştir?", "DMO'dan sonra bu alan Özelleştirme İdaresi'ne me zaman ve nasıl geçmiştir?", "Yasalara göre mutlak koruma alanı içinde olan Hünkar Çayırı nasıl oluyor da satışa çıkarılabiliyor?", "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu nasıl oluyor da 1'nci derece SİT alanı olan yani mutlak koruma alanı içinde olan Hünkar Çayırı'nın satışına sessiz kalıyor?" sorularının yanıtlarının kamuoyuna verilmesi gerektiğine işaret eden Tarhan, "Bilmediğimiz hukuki süreçlerin bizimle paylaşılmasını istiyoruz" diye konuştu.
HALKINDIR, HALKIN KALMALIDIR
Ülkeminiz her yerinde yapılaşmanın günden güne arttığını, Kocaeli'nde de yeşil alanların korunması için her zaman mücadele ettiklerini kaydeden Tarhan, "Üstelik burada sözü edilen tarihi ve kültürel mirasımızdır. Sanayiden boğulan Gebze Bölgesi halkının dinlendiği, nefes aldığı sayılı alanlardan biri olan Hünkar Çayırı halkındır ve halkın kalmalıdır. Bizim geçmişimize, çocuklarımızın geleceğine ve bu kente karşı sorumluluklarımız var. Kocaeli halkı burayı kaybetmemelidir. Hünkar Çayırı'nın satılması hem tarihe, hem de doğaya ihanettir. Bu ihanete karşı birlikte verilecek mücadele pek çok yanlışı durdurabilir" dedi.
BÜYÜKŞEHİR'E DEVREDİLMELİ
Basın açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Tahsin Tarhan, 31 Aralık 2020 tarihine kadar özelleştirilmesi tamamlanması istenen Hünkar Çayırı'na ilişkin kararın geri çekilmesi için hukuki yollara başvurmanın çözüm olmayacağını, Bakanlar Kurulu kararı ile kararın geri alınabileceğini kaydetti. Hünkar Çayırı'nın Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'ne devredilmesi gerektiğini savunan Tahsin Tarhan bunu hem yerel yönetimlerin güçlenmesi hem de ilgili alanda alınacak kararların yerelde takibi için savunduğunu dile getirdi.
OSMANLI SAMİMİYETSİZLİĞİ
Körfez Geçiş Köprüsü'ne Osmanlı'ya atfen Osman Gazi'nin ismi verilirken Osmanlı döneminde çok özel bir yeri olan, İstanbul'un fatihi Fatih Sultan Mehmet'in otağının bulunduğu bir alanın satılmasının manidar olduğuna işaret eden Tahsin Tarhan bu tercihin bir samimiyetsizlik olduğuna işaret etti. Tarhan, "Hünkar Çayırı gibi tarihi ve yeşil bir alan sadece rant için yok ediliyor" dedi.
TOKİ BİR GASP ŞİRKETİDİR
Hünkar Çayırı'nın TOKİ'ye devrolması gibi ciddi bir riskin olduğuna da dikkat çeken Tarhan, "TOKİ, Türkiye'de bir gasp şirketidir ve tamamen ranta dayalıdır" diye konuştu.
HERKES TEPKİ KOYMALI
Hünkar Çayırı'nın satışına karşı tüm belediye başkanlarının, siyasi parti ilçe başkanlarının, kamuoyunun tepki koyması gerektiğini savunan Tarhan, "Hünkar Çayırı halkındır, halkın kalacak" diye konuştu.