Bu yazımda bir Türk kadınından bahsedeceğim.
Kırcaali Mestanlı'dan Hüsniye Emin Atasoy,
1984 yılında Bulgaristan'daki, Türklerin isimlerinin zorla değiştirilerek, zorunlu göç ve isim değistirme zulmüne karşı direnişin en önemli simgelerinden.
"Mestanlı meydanında bir miting yapılır. Katılımcılar, yerel parti yetkilileriyle konuşmak üzere bir heyet oluşturur. Bu heyetin içinde genç bir kadın da yer alır. Bu, ismini Bulgaristan Türk tarihine “adını değiştirmeyen tek Türk” olarak yazdıracak Hüsniye Atasoy’dur. Kalabalık, yanıt olarak karşılarında silahlı güvenlik güçlerini görür. Hüsniye hanım, diğer heyet üyeleriyle birlikte tutuklanır, ardından da cezaevine gönderilir. Belene’de kadınlara ait koğuş olmadığı için Plevne cezaevinde yatar. Orada kaldığı süre boyunca ailesinden hiç kimse nerede olduğunu bilmez, işkencelere maruz kalır (derin dondurucuya atılır, öldüğü var sayılarak morga gönderilir)
-Bunca baskılara, işkence ve yokluklara katlanılır mı? Ver adını, bitsin, gitsin!” denir ama isim değiştirme dilekçesini imzalamaz. Ve adını vermeyen tek Türk olur... adıni değiştirmeyen tek kahraman Türk kadını Kırcaali'li Hüsniye Emin Atasoy'dur.
İsim değiştirme dilekçesini imzalamaz.
İlk sınır dışı edilenler arasındadır.
Bursa’ya yerleşir.
6 Kasım 1998 günü Bulgaristan Başbakanı İvan Kostov Bursa'da Hüsniye teyzeye yaklaşıp, eğilip elini öper. ‘Başınıza gelenlerden dolayı Bulgaristan halkı adına sizlerden özür dilerim!’ der... 2004 yılında, gördüğü işkencelerin verdigi acılara dayanamaz ve 58 yaşında girdiği bunalım sonucu kendini yakarak aramızdan ayrılır..."
93 Rus harbinde Kafkasya’dan göç etmiş bir muhacir aileden geldiğim için ne zaman böyle bir kahramanlik hikayesi duysam etkilenirim.
Çünkü ;
Tarihin her döneminde Türk kadının kahramanlık hikayeleri vardır.
Bu hikayeleri gençlerimize öğreterek Türklük şuuru vermeliyiz.
Bu yüzden;
Hüsniye Analar ismiyle anılmalı ve unutulmamalıdır.
Bir okula,bir sokağa ismi verilmeli
Kahramanlığı nesilden nesile anlatilmalidir.
Saygılarımla
KAYNAK:
Göç ve Kadın: Bulgaristan Türk Kadını ve Zorla Bulgarlaştırma Süreci (1984-89)